9 Ağustos 2011 Salı

Kadınlar Çıkmazı

Yarım bir aşk, yarım bir dudaksın
sıkıntılı ikindi yağmurlarında
her yeni erkekten daha erkeksin
tuzlu inciler dolu
kuş uçmaz mavisi gözlerinin

Işıklara çarpıyorsun sokağa çıksan
şehrin korkusu büyüyor pencerelerde.
Avuntusu yok erkekli yatakların
ne olur gitme
daha kaybolacaksın.

Bir yanın şarkılar
kan tutmaları öbür yanın.
Gülerken iki kadeh arasında
nasıl ağladığın anlatılmıyor.
Ne olur
bu kadar kendine saklanma

Sen kapalı, mahzun odalarda
kırık oyuncaklara karşı bir çocuk.
Ürperiyorsun denizin çığlıklarını duydukça
dudakların kaskatı öpüldükçe neden?
Kaç ölüm tasarlıyorsun çıkmazında
belli, yoruldun kendini denemekten.

A.OKTAY

23 Ocak 2011 Pazar

:/

Mutsuz yüzün, üzgün ifaden sırtım sana dönük olmasına rağmen sana kilitledi beni bütün gece
Çünkü Sevdiğim adam öyle güçlüydü ki onu mutsuz görmek beni yok etti…
İçim içimi kemirdi neyi var diye
Üzüldüm şu geldiğimiz hale
Neyi var diye sormaya çekindiğim, üzgün yüzünü güldürebilmek için hiçbir şey yapamadığım şu halimiz;
Utandırdı beni paylaştığımız şeylere rağmen…
Biz o kadar mıydık, bu kadar sığ mı yaşadık her şeyi dedirtti bana
İçimi kemirdi bütün gece
Kalbimi sızlattı…
İçten içe ağladım hep…
İnadım kırıldı bir an, ama yapamadım yine gidemedim yanına
Ördüğümüz duvarlar o kadar sağlam ve yüksekmiş ki ne atlayabiliyorum ne erişebiliyorum
Geçtiğimiz yollar öyle silikmiş ki önümü göremiyorum sana ulaşabilmek için
 Dilerim buluşur ellerimiz şu mutsuzluğunla
Dilerim ben olurum yine güldürebilen yüzünü
Dilerim başarabilirim eski seni geri getirmeyi
Dilerim izin verirsin yine hayatlarımızda birer parça olmamıza….

                                24.01.11
                                01.57

Mutsuzluğu....

Daha birkaç ay öncesine kadar mutsuzluğunla mutlu olacağıma inandığım ben,
Mutsuz yüzüne ağlıyorum şimdi umarsızca
Gözyaşlarıma ağlıyorum, içtiğim iki kadeh şarabın etkisiyle
Sensizliğime, bitmişliğime, çaresizliğime ağlıyorum; ne dilediğimi bilemez bir halde
Üzgünlüğüne ağlıyorum, neyin var diye soramamanın verdiği kalp ağrısıyla
Sessizliğimize ağlıyorum, gün gelirde pişman oluruz korkusuyla
Bu kadar yakınken uzak durmamıza ağlıyorum, sana dokunamamanın verdiği gönül yarasıyla
İnadımıza ağlıyorum, birbirimizi bu kadar özlemenin verdiği ihtirasla
Dua ediyorum bir çare bulabilmek için bu halime, belki de halimize
Şükrediyorum yine nedenini bilemez bir halde, iyi ki tanışmışım seni, iyi ki sevmişim seni diye
Seni seviyorum
Hep seviyorum
Hep özlüyorum …..

                                                                                                                24.01.11
                                                                                                                01:31

2 Ocak 2011 Pazar

Geleceğe ufak bir umut sadece

Bu yazı gelecek haftaya bir düşünce silsilesidir,bir bakıma mektup yani.

Sanki o gün yanımda olacakmışsın gibi hissediyorum bugünlerde. Söz veremiyorum kimseye beraber oluruz diye. Kesin diyemiyorum. Ama bir yandan da biliyorum ki gelmeyeceksin. Gelsen bile bilmeyeceğim nerde olduğunu. Belki ararsın ama nedeni çok açık. Yine kavga ederiz belki. Yine saçmalarsın sen.
Bana gel diye yapıyorum her şeyi. Canını acıtmak değil amacım. O gün söylediklerim değil asıl düşündüklerim. Yaptıklarının içimde bıraktığı gerçek izler sadece. Hepsi geçici. Hani suya yazı yazarsın ya. Yaptıkların da öyle benim için. Aslında bir insanın canını delicesine acıtabilecek büyüklükte, ama yazar sen olunca yazıldığı gibi silinen olması gerekenin aksine.
 Ne olursa olsun gel yine. Kızsam da gel. Yeter ki gel. Gerçek senle gel. Olması gerektiği gibi gel. Hep beklediğim gibi seni. Hayalini kurduğum gibi.
Geçmişi unutturur gibi tut ellerimi. Geleceğe bakar gibi bak gözlerime. Hep olduğu gibi sar belimi.
24/12/10
23:50

19 Aralık 2010 Pazar

Ah bu ben kendimi nerelere koysam....

Aşk bu; ne başı belli ne sonu
Sevda bu ; ne yeri belli ne zamanı...
                  ------
Kafa karışıklığıyla hayat geçer mi
Hem yanına biri olsun isterken insan
Bir çok kişiyi yanında ister mi
Bu kadar zor mu seçim yapmak hayatta
Sen varken de yokken de hayatımda
Senin uğruna ondan vazgeçmeye değer mi?
         ------
Hani mantık arama derler ya aşkta
En mantıksız senken kalbimin orta yerinde
Acaba diğerleri de AŞK olabilir mi diye soramıyorum bile kendime
Çıkarmak istedikçe kalbimden seni
Aklım almıyor her seferinde yeniden yeniden gelişini
 ----
Hep bir soru var aklımda
Yollar bizi ayırmışken
Olan her şeye, bütün kırgınlığıma rağmen bu kadar içimdeyken sen
Gün olur da yeni biriyle yeni bir hayata başlarsam eğer
Bir gün bana gerçekten geri geldiğinde
Ben gitmiş olabilecek miyim gerçekten,
Vazgeçebilmiş olabilecek miyim, bakışından ,teninden,dokunuşundan, kokundan...
Nasıl bir çıkmaza girdik biz böyle, nasıl kördüğüm olduk...
Nasıl çıkılır buradan, nasıl çözülür bu düğüm...
Nasıl vazgeçerim senden....

01.10.2010
12.12

17 Aralık 2010 Cuma

İki satır bir şarkı...

Gözlerimden akan yaşlar, yine özleminin habercisi...
Tüm vücudumu sararken tuzlu gözyaşlarım
Bedenim ve ruhum tuzuna hasret…
O kadar içime kapatmışım ki seni
Öyle bir kilitlemişim ki kalbim kapısını
Kendimi bile avutabilmişim aylardır…
Kalbimin kırıklığıyla, sana olan aşkım öyle bir bütün ki şimdi
Korkuyorum sana ihanet etmekten…
İlk defa ağlıyorum senin için, sana ihanet etmemek için…
İstemeden dökülen bu gözyaşlarıysa kalbime çok yabancı
Aşkınla ilk defa ağlıyorum…
Hiç bu kadar hissetmemiştim içimdeki kilidi…
İki satır bir şarkı öyle bir acıttı ki içimi
Satırlar anahtar oldu bir anda…
Sen çıktın ve içime doldun yeniden…
Tuzlu gözyaşlarım, seni hatırlattı bana…
Terini özletti…
Yine görsem seni, gerçek olsan bu sefer…
Yine karışsa tenlerimiz, karışsak yeniden…
Ama bu kez gerçekten…

03:40
17.12.10


13 Aralık 2010 Pazartesi

Tekrar Eden Öfkem Neyin Habercisi Yine ?

                                                                                                                                                                            22/03/2010
                                                                                                                                                                            03:05
Değersizin gözünde değersiz olmak o kadar ağır ki şu yorgun bedenime, bazı geceler yitirdiğim aklımda  o kadar zor ki kabullenmek…
Ağlamamak, hatırlamamak ,hatırlasam bile umarsızlaşmak o kadar güç ki,gülmek o kadar acı verici ki şu günlerde , hem de bu kadar değersiz hissederken ben kendimi O’nun hayatında…
Aslında o kadar yanlış ki, bu sebepten herkesi ,benliğimi bile önemsiz ,değersiz görmek,hem de bu kadar değersiz biri uğruna…

28 Ekim 2010 Perşembe

Ahu Gözler

Gözlerimdeki yeşil gibi saklısın kalbimde,
Güneşi görünce utana sıkıla açığa çıkan...
O yeşil nasıl bir tutkuyla bekliyorsa güneşi,
Kalbim de aynı tutkuyla bekler oldu seni...
Her ne kadar, yapma! , bekleme! dese de aklım,
Kalbim her gördüğün de seni,
Her hissettiğinde sıcaklığını uzaktan da olsa,
Delice çarpar oldu gizli gizli...

                                                                                            19.5.2010
                                                                                            12:15